Pankreas kanseri nedir?
Pankreas, “endokrin ve ekzokrin” işlevlerine sahiptir ve karaciğerden sonra sindirim sisteminin ikinci büyük salgı organıdır. Endokrin işlevinde pankreas; insülin, glukagon gibi hormonlar üretir. Ekzokrin işlevi de sindirim için önem taşır. Şeker, yağ ve proteinlerin sindirilmesi için gereken enzimler pankreasta üretilir. Ayrıca kandaki şeker seviyesinin dengede tutulabilmesi için önemli bir organdır.
Pankreas kanseri ise pankreasta görülen kötü huylu tümörlere verilen genel addır.
Pankreas kanserinin belirtileri nelerdir?
Pankreas kanseri, genellikle belirti vermez; çünkü pankreas vücutta bulunduğu konumdan dolayı tüm organların arasında yer alır. Bu sebeple elle muayene ya da check up yapılan testlerde teşhis edilemez. İleri evre rahatsızlıklarda sempton verir. Bu nedenle de sinsi ilerleyen bir kanser türüdür.
Belirtileri şöyledir:
- Uzun süreli sırt ve karın ağrısı
- Kilo kaybı
- Sarılık
- İştah kaybı
- Ateş
- Sindirim zorluğu
- Sarımtırak renk dışkılama
- Depresyon
- Ani diyabet
- İdrar renginde koyulaşma,
- Yağlı dışkılama
Pankreas kanserinin sebebi nedir?
Pankreas kanserine yol açan etmenler tam olarak bilinmiyor. Ancak pankreas kanalında oluşan hücreler ya da “öz pankreas hücreleri” olarak tanımlanan “asinüs” hücrelerine bağlı mutasyonlar, pankreas kanseri ile bağlantılıdır. Bu teorileri destekleyen araştırmalar olmakla birlikte yine de tam olarak pankreas kanserine yol açan net bir neden ortaya konulamamıştır.
Pankreas kanserinin türleri nelerdir?
Pankreas kanseri, “metastatik ve metastaz olmayan” şeklinde iki türe ve dört evreye ayrılır. Bu her iki türün tedavilerinde farklı yollar izlenir.
Pankreas kanserinin evrelenmesi nasıl yapılır?
Pankreas kanserinin evrelenmesi diğer kanser türlerinden farklıdır. Normalde kanser hastalığı, tümörün boyutuna göre evrelenir. Ancak pankreas kanserinde çok küçük bir tümör bile damarlara ve başka organlara metastaz yapmış olabilir. Bu nedenle küçük bir tümör olsa bile hastalık 4. evrede olabilir.
Hastalığın 1. evresinde tümörler cerrahi müdahale ile çıkarılabilecek duruma getirilir. Hastalığın pankreasın yanı sıra çevresindeki organlara, damarlara yayılımına göre 2. ve 3. evre tanılaması yapılır. Bu evrelerde de tümörler kişiye özel kemoterapi tedavi planları ile küçültülür, hastaya cerrahi müdahale de yapılır.
Kanser, pankreasın dışında başka organlara yayılmışsa hastalığın 4. evresinde olduğu anlaşılır. Bu durumda cerrahi tedavi seçeneği yerini kemoterapi tedavisine bırakır. Bu hastalara özel kemoterapi tedavisi planlanır.
Pankreas kanseri görülme sıklığı nedir?
Pankreas kanseri görülme sıklığı yaklaşık olarak on binde bir oranındadır. En sık görülen 10 kanser arasında olmamasına karşın pankreas kanseri, ölüme yol açan kanserlerin ilk sıralarında yer alır. Her sene görülme sıklığı giderek artmaktadır. Bu nedenle de en tehlikeli kanser türleri arasındandır.
Pankreas kanseri daha çok kimlerde ve hangi yaş grubunda görülür? Kadınlarda ve erkeklerde görülme sıklığı değişir mi?
Pankreas kanseri daha çok 60-65 yaş arasında ortaya çıkar. Kadınlarda ve erkeklerde görülme sıklığında bir değişiklik yoktur; ancak genetik yatkınlık, pankreas kanserinin 30-45 yaş arasındaki genç hasta grubunda da görülmesine neden olabilir.
Ailesinde genç yaşlarda pankreas kanseri hikayesi olan kişiler, risk grubunda yer alır. Bu nedenle özel tarama programları ile sağlık verilerinin takip edilmesi önemlidir.
Pankreas kanserinde tarama ve tetkik yöntemleri nelerdir? Özellikle genetik yatkınlığı olan kişiler nelere dikkat etmeli?
Günümüzde kolon, meme ve prostat kanserinin erken tanı ve tedavisi için çok iyi işleyen tarama yöntemleri bulunmaktadır; ancak ne yazık ki pankreas kanseri için özel bir tarama ve tetkik yöntemi yoktur. Bu nedenle hastaların bir haftayı geçen karın ağrısı ve bel ağrısı gibi şikayetleri dikkate alarak çeşitli tarama yöntemlerini yaptırması gerekir. Görüntüleme yöntemlerinde sadece ultrason yeterli değildir. Bu nedenle BT (bilgisayarlı tomografi) ve MR (manyetik rezonans) gibi görüntüleme yöntemleri tercih edilmelidir.
Ayrıca hastanın kan değerlerinde “tümör belirteçleri” olarak bilinen C19-9 ve CEA değerlerinin yüksekliği de takip edilmesi gereken bir durumdur.
Pankreas kanseri nasıl başlar ve ilerler?
Bu kanser türü öncelikle pankreasta başlar ve çok hızlı bir şekilde yayılır. Bu kanser türü sadece damar yolu ile ilerlemez; pankreasın içindeki ve dışındaki sinirlere yayılır ve oradan hızla damarları sarar. Bu nedenle hastalık çoğunlukla ilk aşamada teşhis edilemez. Pankreastaki damarların etrafındaki sinirlere yayılan kanser hücreleri, lenf yollarına ve damar yollarının içine girip başka organlara ilerler. İlk aşamada karaciğer, ikinci aşamada da genellikle akciğere metastaz yapar. Pankreas kanseri nadiren beyne ve kemiğe yayılır.
Pankreas kanseri hastalarının sağ kalım oranı nedir?
Genel olarak kanser hastalarının sağ kalım oranları beş yıllık bir parametreye göre ele alınır. Bundan 25 yıl önce pankreas kanserinde beş yıllık sağ kalım oranı yüzde 15-20 civarındaydı. Günümüzde ise radikal cerrahi ve neoadjuvan (ameliyattan önce ve ameliyattan sonra) verilen kemoterapi tedavi ajanları ile sağ kalım oranı yüzde 51’e ulaştı.
Pankreas kanseri nasıl tedavi edilir?
Pankreas kanseri tedavisi, multidisipliner bir yaklaşımla, farklı tıp branşlarından uzmanlarla bir arada planlanır. Hastalığın damarlara yayıldığı durumlarda neoadjuvan tedavi (cerrahi tedavi yönteminden önce tümör boyutlarını küçültmek amacıyla ilk aşamada uygulanan kemoterapi, radyasyon tedavisi ya da hormon tedavileri) uygulanır.
Atardamar tutulumları olduğu zaman radyasyon ve tıbbi onkoloji uzmanları ile birlikte tedavi planına ışın tedavisi de eklenerek tümörün küçülmesi sağlanır ve ardından hasta ameliyat edilir. Cerrahi yöntemle tümör alındıktan sonra kanserin nüks etmesini önlemek ve hastanın sağ kalımı için tedavi planına kemoterapi ile devam edilir.
Pankreas kanserinin tedavisinde cerrahi yöntem neye göre belirlenir?
Tümörün pankreasta görüldüğü bölgeye ve evresine göre ameliyat yöntemi belirlenir. Çoğunlukla tümör pankreasın baş bölgesinde bulunur ve bu durumda Whipple prosedürünü uygulamak gerekir.
Whipple prosedürü nedir, pankreas kanseri tedavisindeki yeri ve önemi nedir?
İlk kez Profesör Allen Whipple tarafından yapılan ve onun adını alan Whipple prosedürü, özellikle pankreas başı, onikiparmak bağırsağı ve safra yolundaki kanserlerde uygulanır. Bunların hepsi aynı bölgede oluştuğu için aynı teknik kullanılır.
Bu ameliyatta pankreas başı ve onikiparmak bağırsağı birlikte alınır; bu da sindirim için üç önemli yolun ortadan kaldırılması anlamına gelir. Bu noktada Whipple prosedüründe onikiparmak bağırsağı ve pankreas başı çıkartıldığı zaman sindirim için üç tane yeni yol inşa edilir. Operasyonda, onikiparmak bağırsağının kesildiği yerden ince bağırsak yukarı çekilir. Bağırsak sistemi ile pankreas, safra yolu ve mide arasında yeni bağlantı kurulup hastanın normal sindirim sistemine bağlanır.
Pankreas kanseri cerrahisinde hangi yöntemler uygulanabilir?
Pankreas kanseri cerrahisinde laparoskopik, robotik ya da açık cerrahi teknikleri uygulanmaktadır. Hangi yöntemin uygulanacağına kanserin yeri ve evresine göre cerrah tarafından karar verilir.
Whipple ameliyatının ardından pankreas olmadan nasıl yaşanır?
Pankreasın iki ana işlevi vardır. Bunlardan ilki, kandaki şeker düzeyini regüle eden insülin hormonunun üretilmesidir. Pankreas tamamen alındığı zaman bu hastalara insülin dışarıdan verilir.
Pankreasın ikinci işlevi de sindirim için ürettiği enzimlerdir. Ameliyat sonrası hastalar, yemek esnasında alınan tablet şeklindeki ilaçlarla sindirim enzimi sorununu aşmaktadır.
Whipple ameliyatından sonra iyileşme süreci nasıldır?
Pankreas kanserine yol açan tümörün çıkarılması için yapılan Whipple ameliyatından sonra hasta bir gece yoğun bakımda kalır. Ameliyattan sonra herhangi bir komplikasyon yoksa doğrudan servis odasına geçen hasta ilk günden itibaren su içmeye ve beslenmeye başlar. Her gün daha fazla su ve yemek tüketimi planlanan hastalar genellikle ameliyatın ardından 7. ve 10. günler arasında taburcu edilir. Taburcu edilen hastalar normal yemek ve sindirim düzenine döner. Taburculuk sürecinden ardından hasta bir hafta sonra kontrole beklenir.
Tümörün küçülmesi için uygulanan neoadjuvan tedavi süreci nasıldır?
Pankreas kanseri tedavisi ekip işidir ve hasta da bu ekibin çok önemli bir parçasıdır. Multidisipliner bir yaklaşımla ele alınan tedavi süreci, hastaya ayrıntılı bir şekilde anlatılır. Pankreas kanseri tümörünün konumu ve evresi nedeniyle ilk safhada cerrahi uygulanamayan hastalara, yeni gelişmeler sayesinde neoadjuvan tedavi uygulanarak önce tümör küçültülür. Ardından cerrahi ile çıkartılabilir hale getirilir.
Neoadjuvan tedavide hastalar ilk aşamada kemoterapi tedavisi alır. Damar tutulumunun fazla olduğu vakalarda ışın tedavisi de planlamaya eklenir. Sadece kemoterapi verilen durumlarda hastalar 2.5-3 aylık bir kemoterapi tedavisinden sonra ameliyat edilebilir duruma gelir; ancak kemoterapi ile birlikte ışın tedavisinin de alındığı durumlarda süreç biraz daha uzayabilir.